Domino etkisi
Şili’de yaklaşık 15,8 milyon kayıtlı seçmen bulunuyor ve bu yıl, 2012’den bu yana ilk kez, yasa gereği tüm seçmenlerin başkanlık yarışında oy kullanması gerekiyor.
Kast’ın Pazar günkü ikinci tur seçimlerde üstünlüğe sahip olduğuna inanılıyor.
Kasım ayındaki ilk tur oylamada ikinci sırada yer almasına rağmen, ikinci oylamada kesintiye uğramayan muhafazakar adaylardan ek destek alması bekleniyor.
Ancak bazı seçmenler bu yılki yarışta suça yapılan vurgu konusunda şüphelerini dile getirdi.
Santiago’nun düşük gelirli bir mahallesinde yaşayan bir anne olan Daniela Ocaranza, suça daha fazla odaklanmanın bir hile olduğunu düşünüyor.
Uygun fiyatlı konutlar için mücadele eden bir kuruluşta gönüllü olarak çalışıyor ve politikacıların seçmenleri güvenliğe daha fazla kaynak ayırmaya ikna etmek için suçtaki artıştan yararlandığını düşünüyor.
Ocaranza, “Suç arttı” diye kabul etti. “Fakat bu tüm ülkelerde oluyor.”
Korkuların artmasında kısmen medyanın sorumlu olduğunu söyledi. “Size aynı suçu günde 30 kez (sabah, öğlen ve gece) gösteriyor, dolayısıyla daha fazlası olduğu yönünde bir algı var”.
Ocaranza, eğitim, sağlık ve emeklilik gibi konulara işaret ederek, “Fakat daha önemli olan pek çok şey var” diye vurguladı. Bunlar, Pazar günü oy vereceği Jara’nın en iyi şekilde ele aldığı alanlar.
Johnson ise politikacıların acil önlem alınmasını isteyen bölge sakinlerini yatıştırmak için katı politikalar hazırladıklarını söyledi.
Ancak araştırmaların cezai tedbirlerin genellikle sonuç vermediğini gösterdiğini belirtti. Bu arada, suçla ilgili aşırı korkuların gerçek dünyaya da yansıyabileceği konusunda uyardı.
Johnson, “Bugün sanat tüketen, tiyatroya giden, restoranlara giden insan sayısı azaldı. Yani bu sadece birinin yaşam kalitesini değil aynı zamanda ekonomik kalkınmayı da sınırlıyor” dedi.
“Korku son derece zararlıdır. Hatta fiili suçtan bile daha incitici olabilir.”
