Liselotte Sabroe / EPA
Luís Karadağ, Mette Frederiksen ile
Hükümetinizin savunduğu politika “önce Danimarkalılar”dır. Yerel halkın ilgisini çeken sihirli bir formül gibi görünüyor.
Luís Karadağ, bu yılın 2 Ekim’inde Danimarka’nın başkenti Kopenhag’dayken:
“İşte bu Danimarka Hükümet bir Hükümettir sosyalist ve belki başbakan Mette Frederiksen’in tutumu daha da sert bazılarının düzenlenmesi ve kontrol altına alınması ihtiyacı bağlamında göç akışları”, bunlar Portekiz Başbakanı.
Bazıları Karadağ’ın yanlış anladığını düşünüyordu: Mette Frederiksen Sosyal Demokrat Parti’den. Ancak Danimarka’daki Sosyal Demokratlar merkez solda. Portekiz’de merkez sağdalar.
Altı yıldır Danimarka Başbakanı olan Mette Frederiksen şöyle diyor: göçe hayır.
Sorun şimdi Fransızlar tarafından vurgulanıyor L’Express.
Frederiksen politikasını savunmaktan çekinmiyor “Önce Danimarkalılar”. korumak için her şey “kutsal İskandinav modeli”.
Yani, bir Göç karşıtı bir politika uygulayan sol hükümet sağ tarafından alkışlandı.
Tedbirler özellikle “MENAPT” ülkelerinden (Orta Doğu, Kuzey Afrika, Pakistan ve Türkiye) gelenler için oldukça kısıtlayıcı.
Başka bir deyişle: Müslümanlar Danimarka’ya girerken daha fazla zorluk yaşıyor.
Bunun nedeni, sözde “kutsal İskandinav modeli”nin kitlesel göçle bağdaşmaz.
Çeviri: İşleyebilmesi için refah devletinin temel alması gerekir kolektif dayanışma Herkesin sistemin finansmanına katkıda bulunduğu, karşılıklı yardımlaşma toplumu gibi bir şey.
Ama bundan daha fazlası var: herkes aynı şeye bağlı değerler.
Hangi değerler? Cinsiyet eşitliği, LGBTQ+ haklarına saygı ve tam ifade özgürlüğü (evet, Muhammed’in tartışmalı karikatürleri Danimarka’da gösterildi – ve sonrasını kaydedelim).
Bu değerlere uymayanlar ve girişte sıkı kontrolden sonra içeri alınmayacaktır.
Bir “sihirli formül” bu da yerlileri memnun ediyor gibi görünüyor.
L’Express, sakinlerinin gülümsediği, iyimserliğin yaygın olduğu, mutluluğun yaygın olduğu bir ülkeyi anlatıyor. İş ortamında da bir refah duygusu hakimdir.