İşgal altındaki Batı Şeria’da zeytin hasat sezonu devam ediyor.
Her Filistinlinin evinde, zeytin kullanma tariflerini paylaşan ve tüm ailenin zeytinleri hasat etmek için toplandığı hikayeleri anlatan bir büyükanne ve aile geleneklerinin koruyucusu olan bir “teta” vardır.
Küçük yeşil veya siyah meyveler öncelikle, Filistin yemek masasında asla eksik olmayan bir temel gıda olan yağın yanı sıra birçok yemeğe eşlik eden sofralık zeytin üretmek için kullanılıyor.
Bu görsel açıklayıcıda Al Jazeera, zeytini Filistin kimliği ve yaşamı açısından bu kadar özel kılan şeyin ne olduğuna bakıyor.
Zeytin ağaçları binlerce yıldır Filistin’de yetiştiriliyor ve geçim kaynağı, kültürel miras ve dayanıklılık kaynağı olarak hizmet ediyor.
“Mawsim al-zeytun” olarak bilinen zeytin hasadı ekim ayında, hazırlıklar ise eylül ayında başlıyor.
Aileler ilk eylül yağmurları ile birlikte aletlerini hazırlıyor, talat el-matar, toprağı yumuşatıyor, ağaçları yıkıyor ve birçok Filistin atasözünün söylediği gibi hasat ve gelecek yıl için “bereket” (bereket) getiriyor.
100.000’den fazla aile gelirlerini hasada bağlıyor. Kasım ayına kadar sürüyor ve tüm topluluğu bir araya getiriyor.
İsrail’in Ekim 2023’te Gazze’ye yönelik savaşının başlamasından önceki yıllarda, işgal altındaki Batı Şeria ve Gazze Şeridi’ndeki ekili arazilerin neredeyse yarısına yaklaşık 10 milyon zeytin ağacı dikilmişti.
Filistinliler zeytini ağırlıklı olarak yağ için kullanıyor ancak ağacın her parçası bir amaç buluyor:
Zeytinyağı – Zeytinlerin yaklaşık yüzde 90’ı yağ çıkarmak için kullanılıyor ve Filistin’in farklı bölgelerinde farklı çeşitler üretiliyor.
Sofralık zeytin – Taze, salamura veya baharatlarla yenen sofralık zeytinler, Filistin mutfağının, festivallerinin ve misafirperverliğinin merkezi bir özelliğidir.
Sabun – Nablus şehri, antioksidanlar açısından zengin ve cilde zarar vermeyen zeytinyağı sabunuyla ünlüdür.
Ahşap el sanatları – El yapımı zeytin ağacı ürünleri, budanmış dallardan, düşmüş ağaçlardan veya artık üretken olmayan yaşlı ağaçlardan yapılır.
