İran Dini Lider Ofisi/ EPA
Ayetullah Ali Hamaney, İran’ın dini lideri.
Yaptırımlar “geçersizdir”. İran Cumartesi günü yaptığı açıklamada, 10 yıl önce imzalanan ve aynı gün süresi dolan uluslararası bir anlaşmada tanımlanan nükleer programına ilişkin kısıtlamalara artık bağlı olmadığını duyurdu.
İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney bu Pazartesi günü ABD Başkanı Donald Trump’ın Trump ‘rüya görüyor’ ABD’nin İran’ın nükleer tesislerini yok ettiğine inanılıyor.
Geçtiğimiz Haziran ayında İsrail ile İran arasında 12 gün süren çatışma kapsamında ABD, bir araya geldi İran rejimine ait olduğu iddia edilen nükleer altyapılara yönelik bombalama operasyonlarında İsrail müttefikine.
“Bu harika, hayal kurmaya devam et!“, diye belirtti İranlı lider, tekrarlanan sözlere atıfta bulunarak iddialar Trump, Tahran’ın nükleer programının “tamamen yok edildiğini” söyledi.
“Bunu kim yargılıyorsa, bir ülkenin sahip olması veya olmaması gerektiğini söylüyor demektir. [o direito] nükleer enerjiye mi?” Bu soruyu İran’ın başkentinde sporcularla yaptığı toplantı sırasında Hamaney sordu.
Nükleer anlaşma bitti
Cumartesi günü, İran artık nükleer programındaki kısıtlamalara bağlı olmadığını açıkladı 10 yıl önce imzalanan ve aynı gün süresi dolan uluslararası bir anlaşmada tanımlandı, ancak diplomasiye olan bağlılığı yinelendi.
İran, Fransa, İngiltere, Almanya, ABD, Rusya ve Çin tarafından 2015 yılında imzalanan Ortak Kapsamlı Eylem Planı olarak adlandırılan bu anlaşma, İran ekonomisi üzerinde ağır bir yük oluşturan BM yaptırımlarının kaldırılması karşılığında İslam Cumhuriyeti’nin nükleer faaliyetlerini düzenlemeyi amaçlıyordu.
Belgenin son tarihi, metnin BM tarafından 2231 sayılı kararla onaylanmasından tam 10 yıl sonra, 18 Ekim 2025 olarak belirlenmişti.
O Anlaşma İran’ın uranyum zenginleştirme oranını yüzde 3,67 ile sınırladı ve BM’nin nükleer gözetim organı olan Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) tarafından nükleer faaliyetlerin sıkı denetimi sağlandı.
Her ne kadar inkar etse de İran sıklıkla sanık Batı ve Tahran’ın ilan edilmiş düşmanı İsrail tarafından gizlice nükleer silah geliştirilmesi.
Bundan böyle “tüm hükümler [do acordo]İran’ın nükleer programına ve ilgili mekanizmalara yönelik kısıtlamalar da dahil olmak üzere, kapalıİran Dışişleri Bakanlığı Cumartesi günü yazdı.
Anlaşma zaten birçok aksaklığa maruz kalmıştı. 2018’de Donald Trump’ın ilk başkanlık döneminde, ABD tek taraflı olarak anlaşmadan çekildi ve İran’a yönelik yaptırımları yeniden başlattı.. Misilleme olarak Tahran, anlaşmada belirtilen bazı taahhütlerden yavaş yavaş geri çekildi.
UAEA’ya göre İran, atom bombası üretmek için gerekli olan %90’lık teknik sınıra yakın bir oranda (%60) uranyum zenginleştirebilen, nükleer silaha sahip olmayan tek ülkedir.
Tahran askıya alınmış ayrıca Temmuz ayında IAEA ile yapılan tüm işbirliği, 12 gün savaşı İsrail tarafından tetiklendi. ABD aynı zamanda bu çatışma sırasında İran’ın bazı nükleer tesislerine de saldırılar düzenledi ve misilleme olarak, Tahran İsrail’e füze ve insansız hava aracı fırlattı.
Çatışma, ABD ile İran arasında İran’ın nükleer programı konusunda Nisan ayından bu yana devam eden bir dizi dolaylı müzakereye son verdi. Ardından Fransa, İngiltere ve Almanya’nın girişimiyle BM, Eylül ayı sonunda İran’a karşı 10 yıl önce askıya alınan yaptırımları yeniden uygulamaya koydu.
Nükleer anlaşmanın sona ermesi yaptırımları “geçersiz ve hükümsüz” kılıyorİran diplomasisi başkanı Abbas Araghchi, Cumartesi günü BM’ye gönderdiği bir mektupta şunları söyledi.
İran, Eylül ayında Kahire’de IAEA ile işbirliğinin yeniden tesisini tanımlamak üzere bir anlaşma imzalamış olsa da, üç Avrupa ülkesi Tahran’ın Birleşmiş Milletler nükleer kurumuyla işbirliği yapmamasını eleştirdi ve ABD ile müzakerelerin yeniden başlatılması çağrısında bulundu.