Afetler ve Yolsuzluklar Yıl Sonunda Ülke İçin Ciddi Bir Sorun Haline Geliyor


ULUSAL BİLGİ – Endonezya bir kez daha kamuoyunun güvenini sarsan iki önemli olayla sınandı. Bir yandan Kuzey Sumatra’da yaşanan sel ve heyelan felaketi derin üzüntüye neden olurken, ölü sayısı da artmaya devam ediyor.

Öte yandan Yolsuzluğu Ortadan Kaldırma Komisyonu’nun (KPK) Hulu Sungai Utara Bölge Savcılığı Başkanı (Kajari), Albertinus P. Napitupulu ve HSU Savcılığı İstihbarat Başkanı Asis Budianto’ya yönelik operasyonu (OTT) kamuoyunda şok etkisi yarattı.

Bu iki olay, ülkenin karşı karşıya olduğu krizi, yani doğal afetler nedeniyle hızlı ve empatik bir müdahale gerektiren insani krizin yanı sıra halkın güvenini aşındıran ve kolluk kuvvetlerinin ciddi şekilde iyileştirilmesini gerektiren dürüstlük krizini gösteriyor.

Kuzey Sumatra’daki İnsani Kriz

Afet mağdurlarına ilişkin son veriler Ulusal Afet Yönetim Ajansı (BNPB) ve Surat Endonezya internet sitesinden yapılan açıklamada, 18 Aralık 2025 itibarıyla toplam ölü sayısının 1.059 kişiye ulaştığı, 192 kişinin ise hala kayıp olduğu belirtildi. Kuzey Sumatra’yı vuran sel ve heyelan felaketi sadece canlara mal olmakla kalmadı, aynı zamanda bölgesel afet hafifletme sisteminin kırılganlığını da ortaya çıkardı. Binlerce bölge sakini evini kaybetti, yol erişimi kesildi ve yaralı kurbanların sayısındaki artış nedeniyle sağlık tesisleri dolup taştı.

BNPB ayrıca binden fazla evin ağır hasar gördüğü, yüzlerce hektarlık tarım arazisinin tahrip olduğu ve çok sayıda köprü ile ana yolun felç olduğu felaketten kaynaklanan hasarın boyutunu da bildirdi. Ortaya çıkan sosyal etki, çocukların okula erişimini kaybetmesi ve binlerce mültecinin sınırlı temiz su ve yiyecekle acil durum çadırlarında hayatta kalmak zorunda kalması anlamına geliyordu.

Hükümet aynı zamanda tahliye ve kayıp kurbanları aramaktan yardım dağıtımını hızlandırmaya, mültecilerin sağlığını güvence altına almaya ve hayati altyapıyı onarmaya kadar büyük zorluklarla da karşı karşıya.

Bu kriz, devletin insanları doğal tehditlerden koruma kapasitesinin hâlâ ideal olmaktan uzak olduğunu doğruluyor. Her yıl tekrarlanan felaketler, erken uyarı sistemlerinin, mekânsal planlamanın ve toplum hazırlığının derhal güçlendirilmesi gerektiğine dair yüksek bir alarm gibi görünüyor.

Hulu Sungai Utara’da Dürüstlük Krizi

Kuzey Sumatra’da halk felaketle mücadele ederken, Hulu Sungai Utara’da kamuoyu, gasp uygulamalarıyla bağlantılı olduğundan şüphelenilen, Kajari HSU ve Kasi Intel’in karıştığı OTT davasıyla sarsıldı. Başsavcılık OTT’ye yanıt verdi halen KPK’nin resmi olarak serbest bırakılmasını beklediğini belirterek, ancak hukuki süreci tamamen yolsuzlukla mücadele komisyonuna devredeceğini vurguladı.

Başsavcı Bilgi ve Hukuk Merkezi Başkanı Anang Supriatna, kurumunun hukuki sürece saygı duyduğunu söyledi. Ayrıca her seviyeden savcıyı bu anı, ahlakın ve profesyonelliğin güçlendirilmesinde bir dönüm noktası haline getirmeye davet etti. Anang, “Hukuki süreci engellemeyeceğiz. Lütfen görevlerinizi kurallara uygun şekilde yerine getirin” dedi. Endonezya Mektubu.

Bu dava, adaleti sağlamada ön planda olması gereken hukuk görevlilerinin imajını kötüleştirme potansiyeli taşıyor. Yetkililer yolsuzluk uygulamalarına yakalandığında, halkın hukuk kurumlarına olan güveni giderek erozyona uğruyor.

Bu dürüstlük krizi, hükümetin yalnızca doğal afetlerde hazır bulunmasının gerekli olmadığını, aynı zamanda kurumları sapkın davranışlardan sıkı bir şekilde temizlemesi gerektiğini gösteriyor. Dürüstlük olmadan kolluk kuvvetleri halkın gözünde meşruiyetini kaybedecektir. Bu iki kriz ülkenin kapasitesinin sınandığının kanıtıdır. Sadece insanları doğal afetlerden kurtarmak değil, aynı zamanda kurumları da yolsuzluk uygulamalarından temizlemek.



Kaynak bağlantısı