Sumatra’da sel ve heyelan nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı artmaya devam ediyor. Ulusal Afet Yönetim Ajansı (BNPB), bu hafta sonuna kadar arama çalışmalarında kurban sayısının onlarca ila yüzlerce kişiye ulaştığını söyledi.
BNPB Başkanı Korgeneral Suharyanto, 30 Kasım 2025 Pazar günü internet üzerinden yayınlanan afet yönetimi koordinasyon toplantısında en son verileri açıkladı. Toplantıda Suharyanto, “Etkilenen birçok ilçe/şehir var” dedi.
Açe Eyaleti’nde Suharyanto, Pazar günü itibarıyla ölen kurban sayısının 54 kişi olduğunu söyledi. Bu arada 55 kişinin de hâlâ kayıp olduğu bildirildi. Batı Sumatra’da ölenlerin sayısı 90 kişiydi. Bu arada 87 kişinin de kayıp olduğu bildirildi ve aranma işlemleri sürüyor.
Kaydedilen en yüksek ölüm sayısı Kuzey Sumatra’da gerçekleşti. BNPB bu bölgede 173 kişinin öldüğünü, 145 kişinin ise arandığını kaydetti. BNPB bugüne kadar kayıp ve ölen kurbanları aramaya devam ediyor. Operasyon ortak arama kurtarma (SAR) ekibi tarafından gerçekleştirildi.
Kasım 2025’in sonunda büyük bir ekolojik felaket Sumatra’nın çeşitli bölgelerini aynı anda vurdu. Kuzey Sumatra’da etkiler Orta Tapanuli, Güney Tapanuli, Sibolga, Humbang Hasundutan, Batı Pakpak, Kuzey Tapanuli’ye kadar uzanıyordu ve hatta Medan şehri bile acil bir durumdaydı.
Topluluk Girişimi Geliştirme Çalışma Grubu (KSPPM) Direktörü Rocky Pasaribu, 30 Ekim 2025 Pazar günü yaptığı yazılı açıklamada, “Son otuz yılda bu, en geniş etkiye sahip ve aynı anda en fazla olaya neden olan felakettir” dedi.
Rocky, Orta Tapanuli ve Güney Tapanuli bölgelerinin, yerleşim yerlerini tahrip eden ve altyapıya zarar veren heyelan ve sel nedeniyle kurbanların hayatını kaybettiği, en kötü etkilenen bölgeler olduğunu söyledi. Bu üzücü durumun ortasında, kamuoyunda felaketin nedenlerine ilişkin bir tartışmanın ortaya çıktığını söyledi.
Ona göre birçok çevre aktivisti, bu olayın saf bir doğal afet değil, insan faaliyetlerinden kaynaklanan ekolojik bir felaket olduğunu vurguladı. Bu şüphe daha da güçlendi çünkü etkilenen bölgelerde, özellikle Orta Tapanuli ve Güney Tapanuli’de, çok sayıda büyük ağaç kütüğünün sel tarafından süpürülüp gittiği görüldü. “Bu manzara, nehir havzasının yukarısındaki orman tahribatının endişe verici bir düzeye ulaştığı sonucunu güçlendiriyor” dedi.