İsrail’in savaşı ve kısıtlamaları Filistin ekonomisini rekor çöküşe sürükledi | İsrail-Filistin çatışması Haberleri


İşgal altındaki Filistin topraklarının ekonomisi, küresel çaptaki krizin etkisiyle tarihteki en şiddetli çöküşle karşı karşıya. İsrail’in Gazze’deki soykırım savaşı Birleşmiş Milletler’in yeni raporuna göre hareket ve ticaret üzerindeki kısıtlamalar devam ediyor.

Pazartesi günü yayınlanan BM Ticaret ve Kalkınma Konferansı’nın (UNCTAD) raporunda, İsrail’in iki yıl süren askeri operasyonları ve uzun süredir devam eden kısıtlamaların işgal altındaki bölgeyi, 1960’tan bu yana küresel olarak kaydedilen en kötü 10 çöküş arasında yer alan ekonomik bir gerilemeye ittiği belirtildi.

Önerilen Hikayeler

4 öğenin listesilistenin sonu

Gazze Şeridi ve Doğu Kudüs de dahil olmak üzere Batı Şeria’ya atıfta bulunarak, “Altyapıya, üretken varlıklara ve kamu hizmetlerine verilen büyük hasar, İşgal Altındaki Filistin Toprakları’nda on yıllardır süren sosyoekonomik ilerlemeyi tersine çevirdi” dedi.

Gazze’deki durumun “kayıtlara geçmiş en ciddi ekonomik kriz” olduğu uyarısında bulunuldu.

Bulguların yayınlanması, İsrail ile Filistinli grup Hamas arasında altı haftalık ateşkes olmasına rağmen İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının devam ettiği bir dönemde geldi.

İsrail’in saldırısı, 7 Ekim 2023’te, Hamas ve diğer Filistinli gruplardan savaşçıların güney İsrail’e düzenlediği ve tahminen 1.139 kişinin öldürüldüğü ve yaklaşık 240 kişinin esir olarak Gazze’ye götürüldüğü saldırının ardından başladı.

Buna karşılık İsrail serbest bırakıldı Bir bombalama kampanyası başlattı ve Gazze’ye yönelik uzun süredir devam eden ablukayı sıkılaştırarak, 16 yıldır süren kuşatmayı tam bir boğucu duruma dönüştürdü. Saldırıları en az 69.733 kişiyi öldürdü ve 170.863 kişiyi yaraladı; 300’den fazlası öldürüldü Geçen ay ateşkesin başlamasından bu yana.

Düşen GSYH

UNCTAD raporuna göre, Filistin’in gayri safi yurt içi hasılası (GSYH) geçen yılın sonunda 2010’daki seviyesine gerilerken, kişi başına düşen GSYH ise 2003’teki seviyesine dönerek 22 yıllık kalkınmayı iki yıldan kısa bir sürede sildi.

Gazze’de GSYH 2024’te bir önceki yıla göre yüzde 83 düşüş gösterdi; iki yılda toplam yüzde 87 düşüşle 362 milyon dolara geriledi. Kişi başına düşen GSYİH 161 dolara düşerek dünyadaki en düşük ülkeler arasında yer aldı.

Rapor, İsrail’in yaklaşık yirmi yıl boyunca ticaret, hareket ve erişime uyguladığı engellemelerin neredeyse tamamen dış yardıma bağımlılık yarattığını, İsrail saldırılarının ise Gazze’deki yaklaşık 174.500 yapıya zarar vererek bölgeyi “tamamen yıkıma” sürüklediğini belgeledi.

Bu arada işgal altındaki Batı Şeria da hareket ve erişim kısıtlamaları ve işlerin çöküşüyle ​​birlikte tarihteki en şiddetli ekonomik gerilemeyi yaşıyor.

Raporda, “İşgal altındaki Filistin Toprakları genelinde kaydedilen en sert ekonomik daralma, onlarca yıldır kaydedilen ilerlemeyi yok etti” denildi.

Raporda, İsrail’in Filistin Yönetimi’ne (PA) borçlu olduğu mali gelirleri alıkoymasının krizi önemli ölçüde kötüleştirdiği, hükümetin maaş ödeme, hizmetleri sürdürme ve yeniden inşa çabalarını finanse etme kabiliyetini ciddi şekilde sınırladığı belirtiliyor.

Filistin Yönetimi Pazartesi günü İsrail’in 4 milyar dolarlık vergi gelirini alıkoyduğunu söyledi.

İyileşmeye giden yol

UNCTAD, yalnızca Gazze’de yeniden inşa ve toparlanma maliyetinin 70 milyar doları aşacağını tahmin etti ve koordineli uluslararası yardım, mali transferlerin yeniden tesis edilmesi ve ticaret, hareket ve yatırım üzerindeki kısıtlamaları hafifletmeye yönelik acil önlemlerle desteklenen kapsamlı bir toparlanma planı çağrısında bulundu.

“Önemli bir yardımla bile, Ekim 2023 öncesi GSYİH seviyelerine toparlanmanın onlarca yıl alabileceği” belirtildi.

Ajans ayrıca, acil ve geniş çaplı bir müdahale yapılmazsa, İsrail’in savaşının ve sistemik kısıtlamaların yol açtığı yıkımın Filistin ekonomisini uzun vadeli bir çöküşe sürükleyeceği konusunda da uyardı.

UNCTAD, anlamlı bir toparlanma için Ekim ayında sağlanan ateşkesin kalıcı olması gerektiğini söyledi.

UNCTAD’ın raporu, ekonomik serbest düşüşün durdurulması, insani krize çözüm bulunması ve kalıcı barış ve kalkınmanın temellerinin atılması için uluslararası toplumun acil ve önemli müdahalede bulunması çağrısında bulunuyor.” ifadelerine yer verildi.



Kaynak bağlantısı